Organ Bağışı
24 Mart 2021


                ORGAN NAKLİ NEDİR?


Vücutta görevini yapamayacak derecede hasar gören bir organın yerine canlı bir vericiden veya ölüden alınan sağlam ve aynı görevi üstlenecek bir organın nakledilmesi işlemine organ nakli denir.

ORGAN NAKLİ KİMLERDEN YAPILIR?

-Canlıdan organ nakli:Hastanın ya da varsa eşinin dördüncü dereceye kadar yakınlarından organ alınabilir.Canlıdan sadece böbrek ve karaciğer nakli yapılabilir.

-Kadavradan organ nakli:Yoğun bakım ünitelerinde tedavi gören ama BEYİN ÖLÜMÜ gerçekleşen kişilerin organları yakınları bağış yaptıkları takdirde nakledilebilir.

HANGİ ORGAN VE DOKULARIN NAKLİ YAPILMAKTADIR?

-Böbrek -Akciğer -Kalp kapağı -Kemik iliği

-Karaciğer -Pankreas -Kornea -Deri

-Kalp -İncebarsak -Kemik

BEYİN ÖLÜMÜ NEDİR?

Beyin ve beyin sapının geri dönüşümsüz bir şekilde işlevini yitirmesidir.

Beyin ölümü gerçekleşen kişiler yaşamsal merkezler çalışamadığı için kendi solunumlarını yapamazlar.Solunum ve dolaşım kısa bir süre daha destekle sürdürebilir.Beyin ölümü 4 kişilik bir uzman heyetin yaptıkları detaylı muayene ve tetkikler sonrası tereddüt olmadan teşhis edilen TIBBİ ÖLÜM halidir.

BEYİN ÖLÜMÜ İLE BİTKİSEL HAYAT ARASINDAKİ FARK NEDİR?

Beyin ölümü ve bitkisel hayat kavramları birbirinden farklıdır. En önemli fark bitkisel hayattaki hastaların solunumlarının devam etmesidir.Bu hastalar aylarca ya da yıllarca yaşamaya devam etmekte ve bazı durumlarda iyileşerek normale dönebilmektedir.BEYİN ÖLÜMÜNDE İSE GERİYE DÖNÜŞ MÜMKÜN DEĞİLDİR!

ORGAN BAĞIŞI NEDİR?

Kişinin hayatta iken ,serbest iradesi ile tıbben yaşamı sona erdikten sonra doku ve organların başka hastaların tedavisi için kullanılmasına izin vermesidir.Organ bağışı yapıldıktan sonra sadece yoğun bir bakım ünitesinde beyin ölümü kararı alınması halinde organlar kullanılmaktadır.Diğer ölüm hallerinde organlar alınmaz.

KİMLER ORGAN BAĞIŞINDA BULUNABİLİR?

18 yaş ve üstünde olup akli dengesi yerinde olan herkes ; Sağlık Müdürlüklerine,hastanelere,Organ nakliyle ilgili dernek ,vakıf ve kuruluşlara başvurarak doku ve organ bağış belgesi alabilir .

BAĞIŞLANAN ORGANLAR KİMLERE NAKLEDİLİR?

Bağışlanan organların kimlere nakledileceği tıbbi aciliyet ve uygunluk kriterlerine göre belirlenir.Hangi hastanın acil durmunda olduğunu T.C.Sağlık Bakanlığı Ulusal Koordinasyon Merkezinde yer alan bilim kurulları karar vermektedir ve tüm ülkedeki acil olarak organ bekleyen insanların listesi bu merkezde bulunmaktadır.Nerede organ bağışı yapılırsa yapılsın organ bağışlayanını bilgileri bu ulusal merkeze bildirilir ve burada kayıtlı olan en acil ve tıbbi olarak en uygun hastalara organlar ulaştırılarak bu ölmek üzere olan hastaların yaşama dönmesi sağlanır.

Bekleme listesindeki acil olmayan organ bekleyen hastalar ise kan grubu,doku uyumu,bekleme süresi gibi tıbbi kriterlere göre belirlenen puanlama sistemine göre seçilerek en uygun hastaya en uygun organ nakli yapılır.Bu seçimde din,dil,cins,ırk,zenginlik-fakirlik gibi kriterler dikkate alınmaz.

ORGAN BAĞIŞI SONRASI VÜCUT BÜTÜNLÜĞÜ BOZULUR MU?

Toplumda birçok kişi organ bağışı sonrası organlar çıkarılırken organ bağışlayan kişinin vücudunun tamamen parçalanacağını zannetmektedir.Organ bağışı yapan kişilerin vücut bütünlüğü asla bozulmaz.Organların vücuttan çıkarılması sonrası sadece karnın orta hattında bir ameliyat izi olur.Tüm sağlık personeli tarafından normal bir ameliyattan çok daha titiz bir cerrahi müdahale ile ameliyat edilmektedir.

AİLELER CENAZELERİNİ ALMAKTA SORUN YAŞAR MI?

Başarılı bir organ nakli için organların en kısa sürede nakledilmesi gerekmektedir.Olay adli vaka ise cenaze işlemleri adli makamlara bağlıdır,cenaze işlemleri adli makamlara bağlıdır,cenaze ise ancak savcılık izni alındıktan sonra defnedilebilir.Organ bağışı yapmak cenazenin alınması ile ilgili bir sorun ya da gecikmeye neden olmaz.

ORGAN VE DOKU NAKLİ DİNİ AÇIDAN UYGUNMUDUR?

Organ ve doku nakli için İslam hukukçularının ileri sürdüğü şartlar tıp bilginlerinden farklı değildir.Dinimizde tedavi maksadıyla kan,doku ve organ nakli ve bunların bağışlanması caizdir. İslam dini cinsi,milliyeti,rengi,dini,konumu ne olursa olsun her insana insan olarak bakmış ve eşit bir yaşama hakkı tanınmıştır Organ nakli açısından Müslüman ile gayr-i Müslim ,dindar ile fasik ayrımı yapılması doğru olmaz.Kaldı ki doğruya hidayet eden de eceli takdir eden de Allah'tır.Sorumlulukta herkesin hür iradesi esastır.Bu sebeple Müslüman veya dindar olmayana organ vermenin ,onun günah işlemesine yardımcı olmak veya ömrünü uzatmak olarak değerlendirilmesi İslam'ın bu konudaki genel esasları ile bağdaşmaz .Bununla birlikte organların toprakta çürümesi ,yanıp kül olması ,hayvanlar tarafından parçalanıp yenmesi de onun tekrar asıl sahibinde haşrolunmasına engel değildir.

Takma organın yeni sahibinde sevap veya günah işleyen bir kişinin parçasını oluşturması da tamamen bu yeni sahibiyle ilgili bir konudur.Çünkü sorumlulukta asıl olan iradedir.Sorumlusu da organları kullanan şahıstır.

Her şey Allah'ın bilgisi dahilindedir ve organlar her bir bedende bulundukları süre içinde olup bitene şahitlik edebilirler.Yüce Allah Kur'an-ı Kerim'de: "Kim bir kişiyi ölümden kurtarırsa sanki bütün insanları kurtarmış gibi sevap kazanır (Maide 5/32)buyurmuştur.Sevgili Peygamberimizde bir hadis-i şeriflerinde: "Allah Katında amellerin en üstünü,bir mü'minin gönlüne sürur vermek,onu sevindirmektir" buyurmaktadır.(Suyuti,el-Camus-sağir1/167,Hadis No:200)

DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞININ ORGAN BAĞIŞI İLE GÖRÜŞÜ

Başkanlığımız Din İşleri Yüksek kurulunun 06.03.1980 tarih ve 396/13 sayılı uzun kararı ile organ naklinin caiz olduğunu bildirmiştir.Bu kararla alakalı organ nakli için şu şartlara uyulması gerekmektedir

1-Zaruret halinin bulunması yani hastanın hayatını veya hayati bir uzvunu kurtarmak için bundan başka çarenin olmadığının mesleki ehliyet ve dürüstlüğüne güvenilen bir tabip tarafından tespit edilmesi

2-Hastalığın bu yolla tedavi edilebileceğine tabibin zann-ı galibinin bulunması

3 -Organ veya dokusu alınan kişinin, bu işlemin yapıldığı esnada ölmüş olmasıdır

"İhtiyaç sahipleri için Organ bağışında bulunmamız ve bu sayede insanların tedavi olması,insan hayatını dokunulmaz sayan ve bir insana hayat vermeyi bütün insanlara hayat verme derecesinde önemli gören Yüce Dinimizin teşvik ettiği erdemli bir davranıştır."